CORPORATE
LATEST ANNOUNCEMENTS
Our Vice President of the Academy Association, Dr. Fatma Yeşilkuş, Informed the Public About the Lawsuit Filed Against Tarsus University in Mersin 2nd Administrative Court
14 October 2024Our Member Selahittin Özbozkurt Will Evaluate the Agenda on TRT Çukurova Radio
04 August 2024Our Vice President of the Academy Association Dr. Fatma Yeşilkuş Will Evaluate the Current Affairs on Akit TV Channel
03 August 2024Our President Assoc. Prof. Onur Başar Özbozkurt Will Explain Their Works on TRT Çukurova Radio
31 July 2024Assoc. Prof. Onur Başar Özbozkurt and Dr. Fatma Yeşilkuş Presented Their Books to Minister of Transport and Infrastructure Abdulkadir Uraloğlu
30 July 2024Prof. Dr. Esat ARSLAN Yazarın Tüm Yazıları
Esat Arslan, İstanbul’da 15 Nisan 1947 tarihinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini İstanbul’da; yükseköğrenimini Ankara’da tamamlayan Esat Arslan, Savunma Bilimleri, Kamu Yönetimi dallarında yüksek lisans; Türkiye Cumhuriyeti Tarihi dalında doktorasını ise...
Mao’nun güzel betimlemesiyle ‘Kâğıttan Kaplan ABD’nin RF karşısına niçin çıkamadığını anlatmaya çalışacağım da bu konuda ikinci tespitim ondan da çarpıcı. Soruyu bir de şöyle sormak lazım, “ABD RF’nin karşısına hiç çıkmadı ki şimdi neden çıksın?” ABD ile RF ortak tarihlerinin hiçbir evresinde kendi topraklarında hiç karşı karşıya gelmemişler, buna da özel önem ve özen göstermişlerdir. Ancak bu demek değildir ki başka coğrafyalarda da böyle olmuştur. Buna verilecek yanıt kocaman bir hayırdır. Evet, evet karşı karşıya gelmişlerdir, Kore’de, Afganistan’da açıkça vekalet savaşlarına da girişmişlerdir. Unutmayalım, Temmuz 1945’teki Potsdam Konferansı iki kutupluluğun, dünyayı ikiye bölmenin bir çıkış noktasını, zeminini oluşturmuştur. Hem de aralarında sınırlar da enlem çizgilerine göre oluşmuştur. Bunun en tipik örneği Kore’dir. Kore toprakları 38. enlem çizgisi ile ikiye ayrılmış ve bu çizginin kuzeyi Sovyet, güneyi de ABD askerî harekât alanı olarak kabul edilmiştir. Unutmayalım, Rus stratejik aklı, krizleri fırsata çevirmede mahir olduğu kadar topraklarını büyütmede son derece yeteneklidir. ABD’nin Hiroşhima ve Nagasaki’ye atom bombası atmasından sonra Sovyetler Birliği de hemen Japonya’ya savaş ilan edip, Kuzey Kore’ye girmiş ve 38. enlem çizgisine kadar ilerlemiştir. Böylece Kore, savaşın sonunda, kuzeyi Sovyetler Birliği, güneyi ABD işgali altında olmak üzere fiilen ikiye bölünmüştür. Kuzey Kore, Güney Kore’nin hikayesi budur. İsterseniz bir çıkarımda bulunalım. Ukrayna da günümüzün potansiyel bir Kore’sidir.
Yazının tamamını okumak için lütfen tıklayınız.